Kategori : ŞÂİRLER ve ŞİİRLER / Yavuz Bülent BÂKİLER | Okunma Sayısı: 3609 |
EMİNE BACI
Ben Numanlar köyünden Emine Bacı...
Yaşım belki doksanbir, belki seksen sekiz.
Ellerim, ayaklarım buğdaylar kadar temiz...
Yaz gelince dibeklerde çâresiz
Dövülen benim, benim, benim!
Benim şimdi harmanlarda savrulan,
Kara topraklarda buğu, yetim ocaklarda duman...
Seferberlik yıllarından beri dul kalan
Gelinim, gelinim, gelinim!..
Ben Numanlar köyünden Emine Bacı...
Ürüzgârın erittiği karlara benziyorum.
Gayrı söner odamda geceleri yanan mum,
Yüreğime bir ses verin, diyorum:
İnim inim, inim inim!...
Ben Numanlar Köyü'nden Emine Bacı!
Tadım tuzum yok gayrı, ağzımda dilim acı...
Varıp hangi doktordan alsam ilâcı
Ben kim, doktor kim, ben kim?..
Beni böyle ilmek ilmek dokuyup saran ağrı,
-Biliyorum gayrı- ölüme çağrı...
Kuru dallar gibi Allah'a doğru
Uzar beş vakit ellerim, ellerim, ellerim!
Ben Numanlar köyünden Emine Bacı...
Üzerime dağlar gibi çile gelir de
"Yâ sabır!" çekerim evvelemirde.
Bir kuru canım var çok şükür, bir de
Bir yatak, bir yorgan, bir kilim...
Bir yatak, bir yorgan, bir kilim...
NOT: Şâirle yaptığımız bir görüşmede Emine Bacı'nın gerçek bir şahsiyet olduğunu, bu çilekeş Anadolu kadınını bizzat gördüğünü söylemiştir. (Doğruluş)
Yazar: Yavuz Bülent Bâkiler |
13-07-09 |
||
E mail: Mail Adresi Yok | Tweet | ||