ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : TEFEKKÜR / İNSAN VE TEFEKKÜR
Okunma Sayısı: 2328
Yazar: Ahmet Selim
TARTIŞMAKTAN AZAP DUYULAN TİPLER

Ruh kemirgenleri

Bir insan, kendisi de bir özeleştiri olgunluğuna sahip ise; yaptığı eleştiriler hoşgörüyle karşılanır. Özeleştiri olgunluğuna sahip olup olmadığı, onun tavrından, tarzından, üslubundan kolayca anlaşılır. İnsanlar bunu hisseder, sezer. Tersi bir durum var ise...

Yani, kendisi, kendi mensubiyetleri hep mükemmel, hep hatasız, hep haklı imiş inancının gururunu taşıyarak tam bir kasıntı duruşuyla ve hasmane bir üslup kullanarak sizi eleştiriyor ise, üstelik de söz konusu ettiği hataların ve kusurların kendisinde, kendi mensubiyetlerinde mebzulen var olduğunu biliyor iseniz; bu duruma tahammül etmek çok zordur. O tepeden bakış, o saygısız batıcılık insana dokunur. Ayrıca böyle bir tahammül, ona da yarar sağlamaz, hayata ve insanlığa da. Akılla da bağdaşmaz, akıl ötesi değerlerle de.

Bazı şeylere nefsimiz açısından bireysel konumumuzla, mahviyetle, aşırı tahammül gösterebiliriz. Fakat, temsilî görevimize, emanet edilen nasiplere layık olmak yükümlülüğüne, bizden bir şeyler bekleyenleri mahzun etmeme sorumluluğumuza dokunuyorsa; tepkisiz kalmaya gücümüz yetmez. O noktada, olgunluk seviyemizi koruyarak gereken cevabı veririz, vermeliyiz. Muhatabın hayrı için de vermeliyiz.

... Bir ruh kemirgeni gibi; vıdı vıdı, vıdı vıdı işleyip duruyor. Nefsimle hiç ilgisi yok; ruhumu, kalbimi hedef alıyor. Kendini öyle programlamış. Sabır, sabır, sabır... Belki, belki belki... Uyarı telmihleri, imâları, bakışları, sembolleri, sinyalleri hiç tesir etmiyor. Ağaçkakan gibi habire gagalıyor... Bu bir imtihan mıdır, dolaylı bir ceza mıdır, nedir? Çıkaramıyorsunuz. Bütün bunlara rağmen empati yapmaktan geri kalmıyorsunuz, anlamaya çalışıyorsunuz. "Belki özel acıları vardır, sıhhat dengesiyle ilgili mazeretleri vardır; neredeyse anlamsızlaşma noktasına gelen büyük sabır ve hoşgörü duruşumuzdan belki etkilenir" deyip, sadece buğulu bakışlarla yetinerek kaleminizi zabtediyorsunuz, yine olmuyor.

... En önemli tesiri, bir negatif enerji yaymış olması. İster istemez bundan etkileniyorsunuz ve berrak iç dünyanızın size verimlilik ve üretkenlik sağlayan pozitif ikliminde, onun bir köşesinde; bir negatif odak, marsık gibi tütüyor. Deruni saflık önemli bir üretim faktörüdür; onu zedeliyor. Ufuklara bakarken, o marsık kokusu yandan yandan konsantrasyonunuzu dürteliyor...
...

Yazının tamamı için tıklayınız.


Yazar: Ahmet Selim
29-01-10
E mail: a.selim@zaman.com.tr
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
TARTIŞMAKTAN AZAP DUYULAN TİPLER
Online Kişi: 11
Bu Gün: 4 || Bu Ay: 952 || Toplam Ziyaretçi: 2.226.788 || Toplam Tıklanma: 52.220.414