ÂYET-İ KERÎME
Ey Peygamber! Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hrıstiyanlar da senden asla hoşnut olmayacaklardır.
Bakara, 120.
HADÎS-İ ŞERİF
Dünya tatlı ve caziptir. Allah sizi dünyada egemen kılacak ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan ve kadınlardan sakının.
Müslim, Rikak, 99.
SÖZÜN ÖZÜ
Bir düşünce için ölümü göze almak, kendini feda ediş değil; hayatı anlamlandırmaktır.
İsmet Özel
Kategori : / ÎMAN VE İSLÂM
Okunma Sayısı: 2086
Yazar:
SÜNNET KUR'AN'I BEYÂN ETMESEYDİ...

SÜNNET KUR'AN'I BEYÂN ETMESEYDİ...

“İnsanlara, kendilerine indirileni açıklaman için ve düşünüp anlasınlar diye sana da bu Kur’an’ı indirdik.” (Nahl 16/44)

Sünnet, Kur’an-ı Kerim’i beyan edip açıklamasaydı Kur’an’ın açıklanmamış hükümleri murad-ı ilahiye uygun bir şekilde anlaşılamaz; anlaşılamayacağı için de üzerine hüküm bina edilemezdi. Dolayısıyla ne namaz, ne zekât, ne oruç, ne hac gibi ibadetlerden, ne de muamelat ve ukubata dair diğer hükümlerden bu denli geniş ve teferruatlı bir şekilde söz edilebilirdi.

Bu itibarla Sünnet, Kur’an-ı Kerim’in anahtarı gibidir. Sünnet olmadan Kur’an doğru bir şekilde anlaşılamaz. Kur’an anlaşılmayınca da din, murad-ı ilahiye uygun olarak tesis edilmiş olmaz. Yani Sünnet olmazsa din de olmaz. Şu halde Sünnet’i göz ardı ederek sadece Kur’an’ı esas alan bir din oluşturma eğilimi, haddizatında dini ortadan kaldırmakla aynı anlamdadır.

Aslında bu tür eğilimler İslâm’ın ilk asrından beri olagelmiştir. Sahabeden İmran b. Husayn r.a.’ın meclisinde meydana gelen tartışma buna örnektir. Olay şöyle:

Bir gün İmran b. Husayn r.a. mescitte otururken, yanında şefaatten konu açılır. İmran b. Husayn r.a. konuyla ilgili hadislerden delil getirirken, orada bulunanlardan biri:
– Siz bize hadisler anlatıyorsunuz. Oysa biz bunlarla ilgili Kur’an’da bir delil bulamıyoruz, der. Hz. İmran r.a. adama çıkışarak şöyle sorar:
– Sen Kur’an’ı okudun mu?
– Evet
– Peki, orada (farzları itibariyle) yatsı namazının dört, akşamın üç, sabahın iki, öğle ile ikindinin dört rekât olduğuna rastladın mı?
– Hayır.
– Peki, bunları kimden öğrendiniz? Bizden öğrenmediniz mi? Biz de Rasulullah s.a.v.’den öğrenmedik mi? Yine (Kur’an’da) kırk dirheme bir dirhem, kırk koyuna bir koyun, şu kadar deveye şu kadar zekât düştüğüne rastladın mı?
– Hayır.
– O halde bu bilgileri kimden aldınız? Biz Rasulullah s.a.v.’den, siz de bizden aldınız. Keza Kur’an-ı Kerim’de “Beyt-i Atîk’i (Kâbe’yi) tavaf etsinler.” (Hac, 29) ayetini gördünüz. Pekala, “Kâbe’yi yedi defa tavaf edin”, “Makam’ın arkasında iki rekât namaz kılın” diye bir ifadeye denk geldiniz mi? Kur’an’da buna rastladınız mı? Öyleyse bu bilgiyi kimden aldınız? Biz Rasulullah s.a.v.’den, siz de bizden almadınız mı?
– Evet.
– Peki İslâm’da celeb(¹), ceneb(²) ve şiğâr(³) ın olmadığına dair Kur’an’da bir delile rastladınız mı?
– Hayır.
– Oysa ben Allah Rasulü s.a.v.’in “İslâm’da celeb, ceneb ve şiğar yoktur” (Ebû Dâvûd, Zekat, 9) dediğini işittim. Öte yandan Allah Tealâ’nın Kur’an-ı Kerim’de “Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasak etdiyse ondan da sakının.” (Haşr, 7) diye emrettiğini de duymuşsunuzdur. (Beyhakî, Delâilu’n-Nübüvve, 1/25, 26)

Görülüyor ki, din adına Kur’an’ın tek referans kabul edilmesi söylemi dün de gündeme getiriliyordu, bugün de getiriliyor. Bu tip iddiaların kimi kasıtsız olsa da büyük çoğunluğu siyasi ve kasdî olup, hedefte Sünnet’i ve Ehl-i Sünnet anlayışını saf dışı bırakma fikri yatıyor. Bu itibarla samimi müslümanların bu tür söylemlere aldanmamaları, Sünnet’ten yüz çevrilerek inşa edilen müslümanlığının Kur’an’la ve İslâm’la alakasının olmadığını unutmamaları gerekir.

(¹) Celeb: Zekât memurunun bir yerde konaklayıp zekât verecek durumdaki mal sahiplerini oraya çağırıp toplaması ve zekâtları o yerde alması.
(²) Ceneb: At yarışına katılan kimsenin yanında bir de yedek at bulundurması ve koşu esnasında bindiği hayvan iyice yorulunca onu bırakıp yedekte olana binmesi, yani hile yapması.
(³) Şiğâr: Mehir alıp vermemek için iki kişinin birbirinin yakınlarından birer kadınla evlenmeleridir.

Kaynak: Semerkand Dergisi, Şubat 2012; http://semerkanddergisi.com/kuranda-rastladin-mi/

Yazının kaynağına ulaşmak için tıklayınız.

Yazar:
06-10-15
E mail: http://bedirhaber.com
 
 
Yorumlar: 0
Bu yazı için henüz yorum yapılmamıştır.
SÜNNET KUR'AN'I BEYÂN ETMESEYDİ...
Online Kişi: 14
Bu Gün: 447 || Bu Ay: 9.051 || Toplam Ziyaretçi: 2.200.521 || Toplam Tıklanma: 51.935.339